Presbiyopi nedir? Presbiyopi tedavisi var mı? (Yakını Görememek)


Loş ortamlarda bir şey okumakta zorlandığınız oluyor mu? Telefonu, gazeteyi veya derginizi artık uzaklaştırarak mı okuyorsunuz? Yaşa bağlı yakını görememe sorunu ya da tıp dünyasındaki adıyla presbiyopi sizin de kapınızı çalmış olabilir. Peki yaşla birlikte ortaya çıkan bu sorunu durdurmak ya da hızını azaltmak mümkün mü? Ne zaman yakın gözlüğü takmaya başlamalıyız? Hayatının en az bir bölümünde gözlük ihtiyacının olacağını biliyor muydun?

Yakını görememe fizyolojik bir olaydır

Optik mağazalarına göz doktoru tarafından miyopi, hipermetropi, astigmatizma ve presbiyopi olmak üzere 4 teşhis üzerine yazılan gözlük reçeteleri gelmektedir. Hipermetropiyi genellikle insanlar yakını görememe kusuru olarak bilirler ancak bu kısmen yanlış. Hipermetropide miyopi gibi uzak görme kusurudur. Peki presbiyopi nedir? Saymış olduğum miyopi, hipermetropi ve astigmatizmadan tamamen bağımsız olarak presbiyopi yaşa bağlı yakını görememe problemidir. Fizyolojik bir olaydır. Yani kısacası hepimizin başına gelecek bir olay. Aynı saçın beyazlaması, dişlerin dökülmesi gibi. Yaşlılık belirtisi de derler. Hatta çoğu kitaplarda yaşlı göz olarak geçer. Gençliğimde kartal gibi görürdüm artık yaşlandık diyenleri duymuşsunuzdur. Peki bu nasıl oluyor?

Basit anlamıyla görmek

Presbiyopi, tamamen gözümüzün içindeki doğal göz merceğimizle alakalı bir durumdur. Gözümüzün 4 kırıcı ortamı var ve bunlardan biri de doğal göz merceğimiz. Işık sırasıyla kornea, humör aköz, göz merceği ve vitreustan kırılarak retinaya düşer. Retinaya düşen görüntü görme sinirleri aracılığıyla beyne iletilir ve biz dünyayı net bir şekilde görürüz. İşin en basit tanımı bu.

Boşuna kırıcı ortam dememişler bunlara. Işık bu ortamlardan kırılarak geçer. Gözümüzün en önündeki saydam tabaka olarak bilinen korneanın 43 numara kırıcılığı vardır. Bu sabittir. Göz merceği ise çok farklı bir mekanizmadır. Göz merceğini kameranın lensi olarak düşünebilirsiniz.

Bu böyle devam etmeyecek

Göz merceği çok ince ve esnektir. Her yıl biraz daha kalınlaşır. Göz merceği kendini yenileyemez. Aynı vitreus sıvısı gibi; doğumdan ölüme kadar kullanırız. Çocuk yaşlarda veya yetişkinliğe adım attığımız çağlarda yakından okumak sorunsuz ve normal bir olaydır. Çoğu kişi bunu nasıl yaptığını bile fark etmez. Mekanizma o kadar iyi işler ki uzaktan yakına bakışta herhangi bir netleme problemi yaşamazsınız. Şimdi bu yazıyı okurken bir anda yakından elinize bakın. Hiçbir problem yoksa ve mükemmel bir görüşünüz varsa bu süper bir şey. Ama üzücü haberi vermem gerekirse bu ömrünüzün sonuna kadar böyle gitmeyecek.

Sürekli yakına baktığımda uzağı göremiyorum

Yakına baktığınızda lens bombeleşti uzağa baktığınızda tekrar eski haline geldi. Çok fazla yakına baktığınızda ve bir anda uzağa baktığınızda bulanık gördüğünüzü ama bir süre sonra düzeldiğini fark etmişsinizdir. İşte bu sebepten. Göz merceği sürekli yakına odaklandığınızda devamlı olarak bombeleşmek zorunda kalıyor ve aniden uzağa baktığınızda bir anda gevşeyemiyor, eski halini alamıyor. Bu yüzden gözlerinizi 20–20–20 kuralı ile dinlendirmenizde fayda var.

Görmediğimizi fark etmiyoruz

Tarih boyunca yakını görmek için birçok çaba gösterilmiş. Büyüteç diye bildiğimiz konveks mercekler bu amaç için kullanılmış. Bu arada insanlar yakını görmediğini çok kısa sürede tecrübe etmişler. Ancak uzağı görmediğini yıllar sonra fark etmişler. Şu an hala uzağı görmediğini fark etmeyen insanlar olduğunu söyleyebiliriz.

Yakın gözlüğü derecesi ne iş yaptığınıza göre değişir

Presbiyop çağına geldik, kaçış yok, peki ya sonrası? Yakını görememe problemiyle göz doktoruna gittiğinizde size okuma gözlüğü olarak bilinen yakın gözlüğü reçetesi yazar. Genellikle herhangi bir göz kusuru olmayan bir kişide 40 yaşlarında +1.00 derece yakın gözlüğü ihtiyacı gelişir. Ancak bu ne okuduğunuza veya ne iş yaptığınızla alakalıdır. Doktor buna göre reçetenizi düzenler. Telefonu çok sık ve yakın mesafede kullanan biri misiniz? Gün boyunca bilgisayar mı kullanıyorsunuz? Ya da bilgisayar gibi daha uzak bir mesafede devamlı mı çalışıyorsunuz? Misal bir restoranda devamlı patates ve domates soymak gibi orta mesafe gerektiren bir işle mi meşgulsünüz. Bu tarz durumlar reçetede sizin için yazılmış olan yakın gözlüğünüzün gücünü etkiler. Bu sebeple göz doktorunuz elinize yakın okuma eşeli verdiğinde tuttuğunuz mesafeye göre verileceğini bilmelisiniz. Ya da artık biliyorsunuz, ben genellikle şu mesafeyi kullanıyorum diyebilirsiniz. Bir kuyumcu düşünün mesela çok daha yakından bakması gerekiyor. Burada gücü arttırması lazım daha yakın görebilmesi için. Bu örnekler çoğaltılabilir. 

Miyoplar, yakını görememe konusunda daha şanslı

Miyoplar bu konuda şanslı sayılabilir. Miyop dediğimiz olay gözde kırıcılık fazla demek. Yani göz merceğini ekstra yormuyorsunuz demek oluyor bu. Hatta eksi (-) mercek kullanarak net görmeyi sağlıyoruz. Ancak hipermetropide gözün kırıcılığı az olduğu için göz merceği normalde uzağa bakarken de netlemek için bombeleşmek zorunda. Bu yüzden maalesef hipermetrop kişiler miyoplara göre çok daha erken yakını görememe sorunuyla yüzleşirler. Hipermetrop ve presbiyop kişiler bir süre okuma yaptıktan sonra yorulduğunu söylerler. Sebebi budur.

Yakını görememe için çok odaklı gözlük camları en iyi çözüm

Yakın gözlükleri genellikle çabuk kaybedilir. Yedek gözlük ihtiyacı hissedebilirsiniz. Birçok kişi arabada, işte ve evde olmak üzere devamlı bulunduğu ortamlarda bir yakın gözlüğünü bırakır. Daha da unutkan biriyseniz tek bir gözlükte hem uzak hem de yakın mesafeyi gösteren daimi takabileceğiniz bir gözlük edinebilirsiniz. Bunlardan biri çizgili olarak üretilen bifokal camlar. Bunun için Benjamin Franklin amcaya teşekkür etmelisiniz. Bu camlar halen ekonomik olarak kullanılsa da estetik ve orta mesafenin olmaması bu camlar için çok büyük handikap. Evet 30–40 cm’lik okuma mesafesini kullanıyoruz ama gün içerisinde en çok hangi alanı kullanıyoruz? Orta mesafeyi. Evin içerisinde, iş yerinde ve hayatın birçok yerinde. Merak etmeyin bunlar için de progresif ya da üçü bir arada olarak bilinen çok odaklı camlar icat edildi. Bu camlarda çizgi yok ve kademeli olarak artan numara mevcut. Optisyeniniz size en iyi seçenekleri sunacaktır.

Şu ana kadar el büyüteçleri, yakın okuma gözlükleri, bifokal camlar ve progresif camlardan bahsettik. Kontak lensler de alternatif olarak tercih edilebilir. Multifokal lensler olarak bilinen bu lenslerle yakın görüşünüzü düzeltebilirsiniz.

“Gözlüğünüzden kurtulun (!)”

Son yıllarda yakını görmek için göz içi lensler ve akıllı mercekler çok gündemde ve hastanelerin reklamları devamlı olarak karşımıza çıkmakta. Bugün mükemmel, muhteşem diye topluma takdim edilen teknolojiler yarın ömrünü tamamlayıp bir tıp felaketi olabilmektedir. Geçmişi kapsayan bir inceleme yapıldığında bu acıları çeken insanları görürüz. Günümüzde bu alanda kullanılan hiçbir teknoloji son ve mükemmel değildir. Gelişme süreci devam edecektir. Belki günümüzde kullanılan teknolojiler dört yıl sonra, ilkel bulunacaktır.

“kartal gözü” “gözlüğünüzden kurtulun, gözlüğünüzü atın” Bu reklamların karşı konulamaz dayanılmaz bir çekiciliği ve cazibesi vardır. Reklâmlar gözlük kullanıcılarının beklentileri yükseltmekte, asla gerçekleşmeyecek vaatlerle bilinçaltlarına, beyinlere kazınmaktadır. Bu aşamadan sonra gözlük kullanıcısına istediğinizi anlatın dinlemez. Artık onun beklentisi kartal gibi, süper vizyon görmek ve gözlükten kurtulmaktır, Bu yaklaşım tarzı bilimsel olmadığı gibi, toplumun ve fertlerin göz ve görme sağlığı açısından da etik değildir. İnsanların bilgisizliği istismar edilmektedir. Başarı oranı reklamlarda söylendiği gibi 0 değildir. Bunu doktorlar da söylüyor.

Görme kusurlarının düzeltilmesinde gözlük; en uygun, ucuz, hiçbir yan etkisi olmayan tek optik sağlık gerecidir.
Daha yeni Daha eski