İlk kez gözlük kullanmaya başlayacaksanız ya da gözlüğünüzü mü değiştirmek istiyorsunuz? En önemlisi de nasıl karar vereceğinizi bilmiyor musunuz?
Optisyeninize sorular sorun. Tüm seçenekleri, camı, çerçeveyi… Cam teknolojisi devamlı gelişmekte. Bu yüzden acele etmeyin. Bu seçenekleri ve yeni teknoloji camları açıklamak optisyeninizi memnun edecektir. Gözlük seçimi yaparken çekingen olmayın, sorular sorun.
Gördüğümüzü zannediyoruz
Optisyenlik müesseselerine müracaat edildiğinde “ben zaten görüyorum, neden yazdı bu gözlüğü, anlamadım” diye serzenişte bulunur kişiler. Gözlüğün montajı yapıldıktan sonra gözlüğü taktığında, “ben körmüşüm, görmüyormuşum meğerse” derler. Bu çok sık karşılaşılan bir durumdur.
Uzak gözlüğü, yakın gözlüğünden yaklaşık bir asır sonra bulunmuştur. Neden biliyor musunuz? Çünkü insanlar uzağı görmediğini fark etmemiş, bilmiyor. Aslında gördüğümüzü zannediyoruz. Beynimiz daha önce daha net bir görüntüyü tecrübe etmediğinden dolayı herkes gördüğü şeyin en net görüntü olduğunu zannediyor. Göz doktoruna farklı sebeplerden dolayı gidenler rutin göz muayenesi olduğunda görmediğini fark eder. Ya da yeni gözlüğünü taktığında!
Çocuklarda daha erken olmak üzere (6 ayda bir) normal durumlarda yetişkinlere yılda bir göz muayenesi önerilir.
En önemli iki şey: Rahatlık ve estetik
Gözlük seçimi yaparken dikkat edilmesi gereken en önemli iki şey: Rahatlık ve estetik.
Bu ikisi sağlandığı takdirde gözlük kullanıcısı gözlüğü rahat ve konforlu şekilde taşımış olacak. Ayrıca estetik olarak yüz tipine uygun çerçeve seçildiğinde kişi, yüzünde şık bir çerçeve taşımış olacak. Kişinin görme ihtiyacının yanında yüzünü tamamlayan bir gözlük seçimi yapmak önemli.
Gözlüğü yüzümüzde taşıdığımız için estetik değeri bir tık daha öne çıkıyor gibi gözüküyor ancak konfor her zaman birinci plandadır. Bu sadece gözlük alırken değil; kıyafet, ayakkabı vs. alırken de geçerlidir. Şık ama rahat olmayan ayakkabıyı kim ister ki? Gözlük seçiminde de konfor her zaman daha önemlidir!
Gözlüğün de pantolon gibi bedeni var: Ekartman
Gözlük seçimi yaparken çerçevenin estetik ve rahat olup olmadığını nasıl anlayabiliriz? Bununla ilgili ufak tefek tüyolar verebilirim. Konfor ve rahatlık açısından ele alırsak bizim gözlük ekartmanı dediğimiz bir kavram var. Siz gözlüğün boyutu da diyebilirsiniz. Gözlük çerçevelerinin saplarında 54❏18 diye bir ibare göreceksiniz. Bunlar gözlüğün boyutu hakkında size bilgi verir.
Bunu basit olarak kafanızda şöyle canlandırabilirsiniz: Gözlüğün gövdesi ile saplar arasında yaklaşık 90 derecelik bir açı vardır. Bu açının dar ya da geniş olması gözlüğün yüzünüze küçük veya büyük olduğu ipucunu verebilir. Misal sapların çok kısa kalması gözlüğün yüzünüze tam oturmamasıyla sonuçlanacaktır. İlk kullanımda fark etmeyebilirsiniz ancak uzun vadede rahatsızlık verecektir. İlk dikkat edeceğiniz yer burası olsun.
Gözlük, görmenin yanında bir aksesuardır
Gözlüğün tipi ya da modeli de gözlük seçiminde dikkat edilmesi gereken en önemli noktalardan biri. Dikdörtgen yapıda bir yüz biçimine sahip olan birinin dikdörtgen bir gözlük takması pek uygun olmaz. Yüzünü çok fazla öne çıkarır ve estetikten uzaktır. Gözlüğünü daha çok oval veya yuvarlak tercih ederse yüzünü yumuşatmış olur. Aynı şekilde yuvarlak yüz hatlarına sahip birinin de yuvarlak veya oval gözlük takması hoş olmaz. Bu yüz hatlarına sahip kişinin dikdörtgen gözlükle kendine kontrast yaratmalı. Aslında gözlüğü görmenin yanında bir nevi yüzü tamamlayan bir unsur olarak da düşünebiliriz.
Dikkat edilmesi gereken bir diğer konu ise çerçevenin gövde boyutu. Çerçeve hiçbir şekilde elmacık kemiğinize değmiyor olması gerek. Normal pozisyonda değmiyor olabilir ancak güldüğünüzde değiyorsa bu da uzun süreli kullanımda çok fazla konfor alamazsınız demektir. Özellikle çerçevenin metal olması ve sürekli ciltle temas etmesi allerjik reaksiyonlar doğurabilir. Yanaklarınıza devamlı temas eden bir gözlükte aşırı buğulanma problemi yaşamanız da muhtemel. Aynı zamanda cildin asidik yapısı sebebiyle çerçevenin ömrü de azalır.
Gözlüğünüzü teslim aldığınızda rötuş ayarlarını yaptırın
Eğer eski bir gözlük kullanıcısıysanız eski gözlüğünüzdeki avantajları ve dezavantajları kafanızda belirleyin. Eski gözlüğünüzdeki beğenmediğiniz noktaları optisyeninize bildirin. Bu size doğru gözlük seçiminde hızlı ve doğru bir yönlendirme sağlayacaktır.
Gözlüğünüz, gözlük taktığınızın farkında olmadan yüzünüze mükemmel bir şekilde oturmalıdır. Burna temas eden noktası ve kulak arkasına temas eden terminalin hiçbir şekilde kulağınıza baskı yapmıyor olması gerek. Çerçeveye cam montajı yapıldıktan sonra kulak arkası ayarı, burunluk ayarı, genişletme gibi rötuş ayarlar yapılabilir.
Dört kırıcı ortama ek olarak beşinci merceği eklemek
Gözümüz mükemmel bir organ. Şöyle ki, gözümüzde dört kırıcı ortam var. Bunların en bilindiği kornea. Kornea basit anlamıyla +43 derece. Kornea gözün en kırıcı ortamı. Şöyle düşünün: +3.00 numara bir gözlüğünüz var. İnsan yapımı bir gözlük. Bu derecede bile göbek kalınlığı fazladır. Diğer yanda evrimin ürünü olan gözünüz. Gerçekten göz sınırları zorlayan mükemmel bir organ.
Göze benzettiğimiz en bilindik şey fotoğraf makinesi. Harika çeken fotoğraf makineleri var. HD kalitede çeken video kameralar var. Bunların hiçbiri gözün yanından geçmiyor.
Biz optisyenlerin görevi de gözün muazzam dört kırıcı ortamına ek olarak beşinci merceği eklemek. Bir camın optik merkezi önemlidir. En etkili noktası diyebiliriz. Optiğin en kusursuz olduğu yerdir. Kişi en iyi görme kalitesine ulaşmak isteyecektir. Bu yüzden de optik merkezden görüyor olmak isteyecektir. Optisyeniniz cam ve çerçeveyi tespit ettikten sonra bu ölçüleri alacaktır. Bu ölçüler gözlük kullanımını kolaylaştırmak için alınır. Her numarada mutlaka alınması gerekir.
Optisyeninize güvenin
Her kişinin refraksiyon kusuru, haliyle reçetesi farklı. Optisyeniniz seçeceğiniz çerçeveye göre en uygun cam seçeneklerini sunacaktır. Yüksek miyop ve hipermetropiniz varsa çerçeveyi de baz alarak uygun inceltme seçeneklerine gidilir. Bu yüzden reçeteye göre bilgi vermek daha sağlıklı olacaktır.